Alfonso Cuaron’un Roma ile yakaladığı başarı, ünlü yönetmenler arasında “kişisel film” furyasının başlangıcı oldu. Bu furyaya kapılanlardan biri de İtalyan sinemasının son dönemdeki en önemli yönetmeni olarak gösterilen Paulo Sorrentino oldu. Yıldızımın bir türlü barışmadığı bir yönetmenin kişisel filmi düşüncesi korkutucu olsa da filmin ilk gösteriminden itibaren aldığı övgülerle Oscar’da “en iyi uluslararası film” kategorisinin adaylık favorileri arasına sızması filme Netflix’te gösterime girer girmez şans vermemi sağladı…
1980’lerde Napoli’yi Diego Maradona heyecanının sardığı günlerdeyiz. Basına düşen haberler şehirde büyük heyecan yaratsa da çoğunluk dünyanın en iyi futbolcusunun Napoli’ye geleceğine inanmıyor. Kalabalık ve hayli garip bir geniş ailenin genç delikanlısı olan Fabietto (Filippo Scotti) da bu gerçekçi gözükmeyen hayalle yaşıyor. Hayata dair pek çok şeyi keşfetmekte olan bu gencin bilmediği ise Maradona’nın hayatını hiç ummadığı kadar önemli şekillerde etkileyeceğidir…
Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki The Hand of God, bir futbol filmi değil. İsmini Maradona’nın unutulmaz, hatta futbol tarihinin en ünlüsü denilebilecek golünden alsa da ve filmdeki Maradona etkisi net şekilde hissedilse de bunlar genel olarak filmde arka fonda renk katan etkiler görüntüsünde. Bununla birlikte filmdeki çok kritik bir olayda Maradona’nın dolaylı bir etkisinin bulunması tüm bu Maradona bahsinin nedenini çok iyi açıklıyor… Bizim filmdeki odak noktamız ise yönetmen olma hayali kuran Fabietto yani yönetmen Paulo Sorrentino’nun ta kendisi…
Paulo Sorrentino’nun gençlik yıllarında başına gelen ve filmde kilit rol oynayan olay gerçekten bir hayli enteresanmış. Fakat bu enteresan olayın tek başına film yapma değeri taşıdığını söyleyemem. Oldukça savruk bir görüntüde olan film, birbirinden ilginç karakteriyle daldan dala atlıyor. İzlediklerimiz kaliteli oyunculuklarla, güzel görüntülerle bezenmiş olsa da bir türlü yeterince sürükleyici ya da yeterince önemli hissettirmiyor. Filmin sonlarına doğru Fabietto’nun idolü gördüğü biriyle girdiği diyalog izlemeye değer olsa da filmi kurtarmaya ya da değerli kılmaya yetmiyor…
The Hand of God, yer yer ilgi çekici anlar sunmasına karşın genel anlamda çok çarpıcı ya da içerik açısından önemli bulmadığım bir film oldu. Buna karşın kaliteli oyunculukları, başarılı sinematografisi ve en önemlisi de Napoli şehrinin gizli başrollüğüyle izlemeniz halinde muhtemelen pişman olmayacağınız bir film…
The Hand of God
