Carol‘ın 2015’te yakaladığı ödül başarısı pek çok sinemacının iştahını kabarttı ve hemen her yıl iki yıldız kadın oyuncunun başrolleri paylaştığı aşk konulu filmler karşımıza çıkar oldu. Ne var ki bu yapımların çoğu beklentileri karşılayamayıp çok az kişiye ulaşıp raflara kalktı bile. İngiliz yönetmen Francis Lee imzası taşıyan Ammonite, bir yanda son dönemin en gözde genç yıldızlarından Saoirse Ronan’ı diğer yanda ise günümüzün en saygın kadın oyunculardan Kate Winslet’ı buluşturunca bu seriyi bozacak gibi gözükse de şu sıralar başarısız öncüllerine dahil olma yolunda hızla ilerliyor…
Mary Anning (Kate Winslet), 1840’lı yılların İngiltere’sinde sessiz sakin bir kıyı yakınında yaşamını sürdürmekte olan bir fosil avcısıdır. Bir gün zengin bir adam Mary’ye tedavi sürecindeki eşi Charlotte’ın (Saoirse Ronan) bakımını üstlenmesi için teklifte bulunur. Mary, baştan gönülsüz yaklaştığı bu teklifi kabul etmek durumunda kalır. Zamanla iki kadın arasında kuvvetli bir bağ oluşur…
Gerçek bir hikayeden uyarlanan Ammonite’ın en büyük talihsizliği geçtiğimiz yıl izlediğimiz, bu türün başyapıtı Fransız filmi Portrait of a Lady on Fire‘ın varlığı. İki film arasında sadece ana tema anlamında değil, geçtiği dönem, olay örgüsü ve mekan anlamında da çok ciddi benzerlikler var. Ammonite’ın senaryosu Fransız filmi gösterime girmeden yazıldığı için bunu taklitçilikle suçlamak anlamında söylemiyorum. Ancak Ammonite’ı izlerken Portrait of a Lady on Fire ile kıyaslama yapmamak çok zor. Ve ne yazık ki tüm kıyaslamalarda İngiliz filmi öncülünün çok gerisinde kalıyor. Senaryoda, prodüksiyon tasarımında, oyunculuklarda, genel yönetmenlikte ve en çok da görüntü yönetmenliğinde…
Filmin en güçlü kozu olan başrolleri Kate Winslet ve Saoirse Ronan’ın performansları üst düzey. Özellikle Kate Winslet’ın abartısız ama etkili oyununu başarılı buldum. Saoirse Ronan da yine iyi ama son yıllarda üst üste sergilediği zirve performanslarının biraz gerisinde. Bunda temel etken de senaryonun yeterince derinlikli olmaması, yönetmenin duyguları aktarma konusunda çok becerikli olmaması… Gemma Jones, Fiona Shaw, James McArdle kadronun diğer önemli sayılabilecek isimleri olsalar da üstlerine pek iş düşmemiş…
Uzun lafın kısası Ammonite, her ne kadar eli yüzü düzgün bir film gibi gözükse de geçen yıl izlediğimiz Portrait of a Lady on Fire‘ın başarısının altında ezilen ve onun yanında çok basit ve ruhsuz kalan bir film. Eğer benim gibi ödül sezonunda iddialı performansları mutlaka izleme takıntınız yoksa ve de iki başrolden birinin sıkı hayranı değilseniz gönül rahatlığıyla uzak durabilirsiniz…
Ammonite
