The Office’in fenomenleşen Amerikan versiyonu ve hemen ardından gelen Parks and Recreation şüphesiz komedinin günümüzde yöneldiği rotanın en önemli öncülerinden. Bu iki dizinin başarısının arkasındaki ortak nokta ise yapımcılar Greg Daniels ve Michael Schur ortaklığı. Bu ikiliden Michael Schur’un adı yıllar içinde Brooklyn Nine-Nine, The Good Place gibi başka hitlerle gündeme gelse de Greg Daniels uzun süre sessiz kalmayı tercih etmişti. Başarılı yapımcı şu günlerde ise bu suskunluğuna son verdi ve iki iddialı diziyle birlikte geri döndü. Bu iki diziden biri gelecek haftayı dört gözle bekleme sebebimiz olan ufuktaki Netflix dizisi Space Force ve diğeri ise birazdan konuşacağımız Amazon Prime Video harikası Upload…
2033 yılındayız, teknoloji hızla gelişme ivmesini iyice arttırmış. Sürücüye ihtiyaç duymayan otonom araçlar neredeyse standart haline gelmiş, sanal gerçeklik ve yapay zekada iyice çığır açılmış ve hepsinden de önemlisi kişinin bilincini dijital ortama dökmenin yolu keşfedilmiş. “Upload” adı verilen bu teknoloji sayesinde ölmek üzere olan kişilerin bilinçleri dijital ortama ve ardından da bu dijital bilinç çeşitli firmaların sunduğu sanal cennetlere aktarılıyor. Böylece ölen kişiler sanal dünyada eski bilinçleriyle varlıklarını sürdürüyorlar. Tabii dışarıdan birisi onun için ödeme yapmaya devam ettiği sürece…
Ölümden sonra komedisi olarak yakın zamanda The Good Place’i izledik, bilim-kurguyla ilgili olarak ise Black Mirror’da işlenebilecek hemen her şey işlendi. Bu dizide geçen bilincin dijital ortama aktarılması da dahil. Upload aslında bu iki dizinin başarılı bir sentezi gibi. Daha önceden çokça işlenen şeyler olmasına rağmen konuya kattığı yeni detaylarla, yeni bakış açılarıyla dizideki her şey özgün hissettiriyor. Henüz ilk bölümden bu özgünlük diziye sıkıca bağlanmayı sağlıyor. Sonrasında da merak unsuru taşıyan eğlenceli senaryo, sevilesi karakterler ve sürekli katılan yeni yaratıcı hayal gücü unsurları bu ilgiyi diri tutmayı başarıyor…
Black Mirror etkisiyle bilim-kurgu dizi ve filmlerinin oldukça karamsar yapıda işler olmasına alışmıştık. Upload, bunun aksine daha pozitif bir bakış açısıyla yaklaşıyor olaya. En azından görünürde, ilk bakışta öyle… Upload da tıpkı Black Mirror gibi bilim-kurgunun tehlikelerinin üzerinde fazlaca duruyor. Fakat bunu karamsarlıktan ziyade komedi üzerinden yapmayı tercih ediyor. Özellikle dizinin kapitalist sisteme dair yaptığı eleştiriler muazzam. Siber dünyayla birlikte ortaya çıkacak yeni tehlikelere dair pek çok örneği de sezon içerisinde sıklıkla görüyoruz… Klasik sorunsalların yanı sıra Upload, ilişkilerle ilgili ortaya çıkacak sorunlara da değiniyor. Örneğin ana karakterimiz Nathan’ın (Robbie Amell) kız arkadaşıyla bütün bir hayatı birlikte geçirme gibi bir düşüncesi söz konusu değil. Fakat “upload” sonrası kız arkadaşı Ingrid’e (Allegra Edwards) bağımlı hale geliyor. Artık hayatını onunla geçirmekten başka bir çaresi neredeyse yok…
Dizinin başrolünde yer alan Robbie Amell’in, yakışıklık kontenjanından televizyon dizilerine başrol olan isimlerden biri olduğu çok belli. Filmografisine baktığımda daha önce bu tip işlerde oynamasına şaşırmadım. Şaşırtıcı olan Greg Daniels’ın projesinde bu tip bir oyuncuyu tercih etmesi oldu. Robbie Amell’ın performansı kötü değil ancak daha yetenekli bir başrol diziyi daha da yukarılara çıkarabilirdi. Onun dışında Nora karakterini oldukça sevilesi hale getiren Andy Allo’nun performansını epey sevdim. Eğer Nora karakteri sevilesi olmasaydı dizinin iyi işlemesi bu kadar kolay olmayabilirdi. Ingrid rolündeki Allegra Edwards’ın performansı da keyifliydi. Tabii yapay zeka oyuncumuz Owen Daniels’ın performansı da…
Upload, benim çok çok sevdiğim bir dizi oldu. Hatta bu sezon izlediğim onlarca komedi arasında açık ara en iyisi olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Hem çok yaratıcı, hem çok eğlenceli bir iş. 25-30 dakikalık kısa sürelerden ve sadece 10 bölümden oluşması sayesinde izlemesi de gayet kolay. Dizi gördüğü yoğun ilgi sonrası kısa sürede Amazon Prime Video’dan ikinci sezon onayını kaptı. Merakla bekleyecek bir dizim daha oldu, herkese de şiddetle tavsiye ederim…
[…] ilgili ilk sezon yazımda dizinin başarımlarını bol bol övmüştüm. Gerçekten de son dönemdeki en iyi yeni dizilerden […]