Bu yılki Sundance Film Festivali’nin dikkat çeken filmlerinden biri genç yönetmen John Patton Ford’un ilk uzun metrajı “Emily the Criminal” oldu. Özellikle başrolünde yer alan Aubrey Plaza’nın performansıyla epey övgü alan film, başarılı oyuncunun son dönemdeki yükselişini keyifle takip eden biri olarak dikkatimi çekti ve filme şans vermek istedim…
Emily (Aubrey Plaza), Los Angeles’ta küçük bir evde arkadaşıyla birlikte yaşayan genç bir kadındır. Yüklü miktarda borcu ve onu karşılamaya yetmeyecek, memnun olmadığı bir işi vardır. Daha iyi işlere girme şansı ise siciline işlenen bir suçu nedeniyle yoktur. Emily, içine düştüğü çıkmazda kendini kredi kartı dolandırıcılığı yapan bir çetenin içerisinde bulur. İşler giderek ciddileşir ve Emily’nin çıkmazları gittikçe derinleşir…
Emily the Criminal, sıra dışı şeyler vaat etmese de işini iyi yapan bir suç filmi. Ana karakterinin motivasyonunun sağlamlığı film boyunca karakteri takip etmeyi ilgi çekici kılıyor. Kariyerinin en iyi performansını sergileyip, artık iyice üst düzey bir oyuncu olduğunu gösteren Aubrey Plaza da karakterin takip etmeye değerliğini katlıyor… Joker’i anımsatan motivasyon hikayesiyle başlayan film, Breaking Bad’i anımsatan bir anti kahramanlık serüveniyle devam ediyor ki her iki kısmın da gayet iyi işlediğini söylemek mümkün. Filmin finali ise ne yazık ki ciddi bir tatminsizlik hissi yaratıyor, filmin daha üst seviyelere çıkmasının önünde bir engel durumuna düşüyor…
Neticede Emily the Criminal, kaliteli ancak benzerlerine sıkça rastlayabileceğiniz türden bir suç filmi. Aubrey Plaza’nın şahane performansı dışında çizgi dışı özellik taşıdığı söylenemez. Yine de türün meraklıları şans vermek isteyebilir…
Emily the Criminal
