Yılbaşına ya da Noel’e dair en güzel şeylerden biri de şüphesiz insanın içini ısıtan yılbaşı filmleri… Her yıl, sene sonu geldiğinde her yerde yılbaşı filmlerinin sıralaması yapılır. Başta 1946 yapımı yılbaşı klasiği “It’s a Wonderful Life” ve klasikleşme yolunda ilerleyen “Home Alone” olmak üzere türün iyi filmleri sanki yeni çıkmışçasına gündemde yer alırlar. Dünyayı ikiye bölen ünlü “Die Hard bir yılbaşı filmi midir” geyiği yapılır… Tabii eski filmlerin yeniden popülerleşmesinin yanında hemen her yıl listeleri kalabalıklaştırmaya katkıda bulunacak yeni filmler de katılır. Bu yazının konusu olan “Happiest Season” da işte bu yılın en popüler yeni yılbaşı filmi…

Abby (Kristen Stewart) ve Harper (Mackenzie Davis) bir süredir mutlu bir ilişki sürdürmektedirler. Abby, kötü anıları nedeniyle Noel’i sevmemekte ve çoğu zaman mutsuz şekilde geçirmektedir. Harper ise muhafazakar bir aileden gelmekte olup Noel’i her zaman ailece coşkuyla kutlamaktadırlar… Abby, Harper’ın ailesiyle tanıştırmak için Noel’i seçmesini başta hoş karşılamasa da fırsat olarak görür ve ailesinin yanlarına gittiklerinde evlenme teklifi etmeye karar verir. Fakat yolda Harper’ın kötü bir sürprizi vardır. Harper, Abby’nin sandığının aksine ailesine eşcinsel olduğunu söylememiştir…

Happiest Season, daha çok oyuncu kimliğiyle tanıdığımız Clea DuVall’in yönetmenliğini yaptığı ikinci filmi. Aynı zamanda filmin senaristliğini de Mary Holland ile birlikte üstlenen DuVall, filmde kendi yaşadıklarından esinlenmiş ve kendi yaşadıklarını romantik komedi türünün klişeleriyle sentezleyerek bu filmi meydana getirmiş…

Biraz önce klişelerden bahsettim ancak klişeleri her zaman olumsuz olarak görmemek gerek, önemli olan klişeleri yerinde ve iyi şekilde kullanabilmek. Zaten bu film eşcinselleri merkezine alan ilk önemli yılbaşı filmi olması sebebiyle bile özgün bir yere sahip. Filmin içerisinde de klişe kısımların dışında özgün hissettiren de pek çok nokta da var. Eşcinsellerin ailelerine açılma süreçleriyle ilgili özellikle Dan Levy’nin canlandırdığı John karakterinin ağzından dinlediğimiz ve filmi tek başına anlamlı kılacak önemli mesajlar var…

Happiest Season’ın tek büyük sorunu ise bazı karakterlerinin yeterince iyi yazılamamış olması. Mesela filmin hikayesini oluşturan temel faktör korkutucu bir aile figürü. Fakat özellikle baba karakteri filmde o kadar pasif kalmış ki kızlarının neden ısrarla ondan bir şeyler saklamak istediklerinin anlaşılmasını zor hale getirmiş… Bunun dışında Alison Brie’nin canlandırdığı Sloane karakterini de çok zayıf buldum. Özellikle filmin kritik bir sahnesinde verdiği tepkiler inandırıcılığı gereksiz yere sıfırlar cinstendi…

Çoğunluğu gündemdeki popüler isimlerden oluşan oyuncu kadrosu, filmi izlemeye ikna eden önemli noktalarından biriydi. Üst üste yer aldığı kaliteli festival filmleriyle Twilight ile hakkında oluşan ön yargılardan kurtulmayı başaran Kristen Stewart, buna karşın son film seçimleriyle yeniden düşüşe geçmeye başlamıştı. Bu kez iyi film, iyi performans ikilisini yakalamayı başarmış… Kanadalı oyuncu Mackenzie Davis de Tully‘de kazandığı hayranlığımı pekiştirecek şekilde başarılıydı…

Schitt’s Creek ile bir anda büyük popülerlik elde eden ve geçtiğimiz yıl Emmy’sini de kazanan Dan Levy, filmin çok gözükmeyen ama kritik anlarda sahneye çıkıp en önemli mesajlarının aktarıcılığını üstlenen bir karakteri canlandırıyor. Performansı sanki Schitt’s Creek’teki karakteriyle kopup gelmiş gibi hissettirse de izlemesi keyifliydi. Kadronun gizli yıldızı ise aynı zamanda filmin senaristlerinden biri olan Mary Holland olmuş. Filmin en absürt karakterindeki performansı pek eğlenceliydi… Mary Steenburgen, Victor Garber ve Alison Brie karakterlerinin kötü yazılmalarının kurbanı olmuşlar. Aubrey Plaza da fazla efor sarfetmeden filmin sevilebilir karakterlerinden birini canlandırmış. Yönetmen Clea DuVall’in hem Looking for Alaska hem de Veep dizilerinde birlikte çalıştığı Timothy Simons’ın da filmde küçük bir rolü var…

Happiest Season’ın en sevdiğim yanlarından bir diğeri şarkı seçimleri oldu. Pek çok ünlü ismin yer aldığı soundtrack albümü film bittikten sonra da kendini dinlettirecek türden başarılı… Özellikle Anne-Marie’nin sesinden dinlediğimiz “Think of Christmas” favorim oldu…

Uzun lafın kısası Happiest Season, türünün en iyileri arasına girecek kadar iddialı bir film olmasa da doğru mesajlar içeren ve izlemesi keyifli bir film. Eğer yılın bu döneminde yılbaşı filmlerini izlemeyi sevenlerdenseniz içlerine en tazesini de eklemenizi öneririm, uzun vadede rotasyonunuzun içerisine yerleşmiş bir şekilde bulabilirsiniz…

Happiest Season

6.5

Puan

6.5/10