Animasyon dalında yılın dikkat çeken filmlerinden bir tanesi de daha önce 2012 yapımı ParaNorman ile Oscar adaylığı kazanan yönetmen Chris Butler’ın ikinci filmi olma özelliği taşıyan Missing Link oldu. Özellikle güçlü rakiplerine karşı kazandığı sürpriz Altın Küre ödülüyle birlikte dikkatimi çeken, Oscar adaylığını da kapan Missing Link’e şans vermemek olmazdı…
Sir Lionel Frost, farklı canlı türlerini araştıran fakat etrafındakiler tarafından saygı görmeyen bir keşifçidir. Kendini yüksek sosyeteye kabul ettirmeye çalışan bu adama bir gün hiç beklenmedik yerden davet gelir. İlkel bir insan formundan olan Mr. Link, türünün etrafındaki tek örneğidir. Yalnızlık içerisinde olan Mr. Link kendi türünden olan diğer canlıları bulmak için Sir Lionel Frost’un yardımını ister ve birlikte macera dolu bir yolculuğa çıkarlar…
Missing Link, çıkış noktasını oldukça beğendiğim bir fim oldu. Evet, insanlığa uzak farklı bir canlı türünün dünya ile bağlantı kurmaya çalışması yeni bir konu değil. Bu konuda pek çok film de izledik ama sevdiğim bir konu ve iyi işlenmiş bir yenisine daha hazırdım. Fakat film, ne yazık ki konusunu yeterince iyi kullanamıyor. Bu konudan çok daha nitelikli, eğlenceli, komik bir iş ortaya konabilirmiş ama onun yerine film ucuz aksiyona bel bağlıyor… Keşke daha iyi olabilseydi ama bu haliyle vasat kalmış. Özellikle Toy Story 4 gibi animasyon türünün zirvelerinden birinin olduğu bir yılda bu filmi en iyi ilan etmek benim gözümde farklı olma çabasından başka bir şey değil…
Missing Link
