Zamansız bir şekilde aramızdan ayrılan Philip Seymour Hoffman, sinemaseverler için geçtiğimiz yılın en önemli kayıplarından biri oldu. Hemen her filminde ortaya çok iyi performanslar koyan ortaya koyan Hoffman’ın yer aldığı son projelerden biri de A Most Wanted Man.

Bir istihbarat filmi olan ve ülkemizde “İnsan Avı” adıyla vizyona giren A Most Wanted Man’i Hollandalı yönetmen Anton Corbijn yönetirken Philip Seymour Hoffman’a kadroda Rachel McAdams, Grigoriy Dobrygin, Robin Wright, Willem Dafoe, Daniel Brühl, Nina Hoss, Derya Alabora ve Tamer Yiğit gibi isimler eşlik ediyor.

11 Eylül saldırıları sonrasında Hamburg istihbarat teşkilatları için çok kritik bir yere gelmiştir. Hamburg’a şüpheli bir şekilde giriş yapan yarı Çeçen, yarı Rus bir kişi istihbaratçıların dikkatini çeker. Bir Türk ailenin yanında kalmaya başlayan bu kişiyi kullanarak hedeflenen en çok aranan adama ulaşmaktır.

Baştan sona oldukça durgun bir atmosfere sahip olan film, derdini anlatmakta ve izleyiciyi kendine bağlama konusunda ne yazık ki pek başarılı olamıyor. Her ne kadar üst düzey oyunculuklar ve oldukça başarılı  sinematografi işçiliği filmi ilgi çekici kılsa da bunları çıkardığımızda filmden geriye elle tutulur pek bir şey kalmıyor. En azından istihbarat konulu yapımlara özel bir ilgisi bulunmayan benim gibi izleyiciler için…

Rachel McAdams, Grigoriy Dobrygin

Filmde Alman istihbarat biriminin liderine hayat veren Philip Seymour Hoffman, bir kez daha neden büyük oyuncu olduğunu kanıtlıyor ve filmin en iyi performansına imzasını atıyor. Özellikle son sahnedeki performansıyla kendisine hayran bırakan Hoffman’in erken ölümü sinema açısından gerçekten önemli bir kayıp.

Daha çok romantik komedi filmlerinde izlemeye alıştığımız Rachel McAdams, filmde genç bir avukatı canlandırıyor ve hikayenin gidişatında oldukça önemli bir rolü üstleniyor. Ciddi filmlerde de iyi bir iş çıkarabileceğini gösteren McAdams, benim açımdan filmin önemli artılarından biri oldu.

Filmde daha çok rol aldığını tahmin ettiğim Daniel Brühl ise filmde pek bir geri planda kalmış.

Bizim açımızdan kadronun en dikkat çekici isimlerinden biri de elbette Derya Alabora idi. Tesettürlü bir anneyi canlandıran başarılı oyuncuyu -her ne kadar filmde çok önemli bir yere sahip olmasa da- görmek mutlu etti. Daha önceden kendisini tanımadığım genç oyuncu Tamer Yiğit de kadroda yer almış. Bu iki ismin keşfedilmesini sağlayan film ise “When We Leave” adlı 2010 yapımı Alman filmi olmuş. Yeri gelmişken filmde zaman zaman Türkçe kelimelerin görüldüğünü, duyulduğunu da belirtelim.

Willem Dafoe, Philip Seymour Hoffman

Sonuç olarak A Most Wanted Man, Philip Seymour Hoffman’a veda niteliğinde bir film olması nedeniyle önemli olsa da bunun ötesine geçmeyi pek başaramıyor. İstihbarat filmi meraklılarının sevebileceği bir yapım olabilir belki ama benim gibi bu türe özel ilgisi olmayan kişiler için sıradan bir yapım. Bence yılın es geçilebilecek filmlerinden biri…

A Most Wanted Man

5.5

Puan

5.5/10

Yorum Yazın

Email adresiniz yayınlanmayacak.