Vasat filmlerle dolu oyunculuk kariyerine yönetmenliğe başlayarak dur diyen Ben Affleck bir anda sektörün önemli isimlerinden biri haline geldi. Özellikle Argo ile yakaladığı başarı sonrası yönetmenliğine dair şüphe bırakmamıştı fakat Gone Girl’deki başarısı sonrası oyunculuğuyla da kendini kanıtladı. Bu sene de Ben Affleck için epey yoğun geçiyor. Yılın ilk yarısında merakla beklenen Batman v Superman filminde yer aldı. Yılın sonunda ise hem kendi yönettiği hem başrolü oynadığı Live by Night filmiyle epey ses getirmesi bekleniyor. Bu iki filmin ortasında ise Warrior’un yönetmeni Gavin O’Connor imzalı The Accountant filminde yer aldı… Yılın merak ettiğim filmlerinden biri olan The Accountant, eleştirmenlerin beğenisini kazanamasa da gişede gayet iyi iş çıkardı. Her ne kadar eleştirmen yorumları sonrası hevesim kaçsa da izleyici yorumlarına güvenerek filmi sinemadayken izlemeye karar verdim. Fakat doğrusu bu kararımdan pek de memnun kalamadım…
The Accountant, çocukluğundan beri diğer insanlardan farklı olan ve aynı zamanda bir matematik dahisi olan bir muhasebecinin yaşadıklarını konu alıyor. Tehlikeli müşterileri olan ve yasadışı yollara başvurmaktan çekinmeyen muhasebecimiz bir robot şirketinde büyük bir açık buluyor ve bulduğu bu açık bazılarını rahatsız edince başı her zamankinden daha çok belaya giriyor. Tabii kahramanımız Christian sıradan bir muhasebeci değildir ve kendini iyi eğitmiş, savaşçı özelliklere sahip biridir.
The Accountant, gerilim ve aksiyon sahnelerindeki başarısıyla dikkat çekici olsa da filmin genelindeki başarıdan bahsetmek zor. Öncelikle filmin giriş kısmı gereğinden fazla uzun ve olaylar gelişmeye başladı başlayacak derken filmin ciddi bir kısmı geride kalıyor. Bunun dışında filmin sonu da yeterince tatmin edici değil. Vardığı düzgün bir sonuç olmadığı gibi bazı karakterlerin sonu da havada kalıyor…
Son dönemde Batman rolüyle gündemde olan Ben Affleck ilginçtir bu filmde de Batman’e yakın bir karaktere hayat veriyor. Film boyunca Christian Wolff ve Bruce Wayne arasında pek çok benzerliği bulabilmek mümkün. Ben Affleck’in filmdeki performansının fena olmamakla beraber çok da kuvvetli olmadığını belirtmek gerek. Filmin zengin yardımcı oyuncu kadrosunda izlemesi her daim keyif veren Anna Kendrick, Whiplash ile büyük sükse yapıp Oscar kazanan J.K. Simmons, The Walking Dead’de parladıktan sonra pek çok projede yer almaya başlayan Jon Bernthal’in yanı sıra tecrübeli oyuncular Jeffrey Tambor ve John Lithgow da yer alıyor. Genel olarak hepsinin filme bir şeyler kattığını söylemek mümkün olsa da J.K. Simmons filmin dramatik anlamdaki en başarılı sahnelerinden birinde dikkatleri çekiyor.
Uzun lafın kısası The Accountant ortalamanın az üstü diyebileceğimiz türden bir film. Az sayıdaki aksiyon sahneleri başarılı, yer yer iyi bir gerilimi var, orijinal sayılabilecek bir konusu ve zengin oyuncu kadrosu var. Lakin senaryonun pek çok açıdan aksak yanlarının olması ne yazık ki filmin puanını düşürmüş…
Yorum Yazın