Uzun yıllar sonra ilk kez izleryazar’da kişisel bir yazıyla karşınızdayım…

2014’ün son aylarında izlediğim her güncel filme ve dizi sezonuna dair bir şeyler yazma parolasıyla yola çıkarken doğrusu bunu uzun süreli olarak başarıp başaramayacağıma dair ciddi şüphelerim vardı. Sizlerin göstermiş olduğu ilginin de katkısıyla, bazen oldukça zorlu olsa da bunu 9 yıl boyunca başardım ve izleryazar.com, tek kişiden gelen 1000’den fazla film ve dizi sezonu yorumuyla muhtemelen Türkiye’deki bu alandaki ender siteler arasına dahil oldu…

9 yılın hiçbir anında blog yazarlığını maddi beklenti kapısı olarak ya da film eleştirmenliğine açılması muhtemel bir kapı olarak görmedim. Böyle bir yetkinliğimin olmadığın da her daim farkında oldum. Hedefim hem izlediğim şeyler hakkında yazarak birilerinin hayatına küçük dokunuşlar yapabilme şansı yakalamak hem de izlediğim şeyleri daha ciddiye alarak izlemek ve katkılarını arttırmaktı. İlkini ne kadar başarabildim bilmiyorum ama zaman zaman aldığım güzel geri dönüşler beni çok mutlu etti, ikincisini ise büyük ölçüde başardığıma inanıyorum. Yıllar içerisinde sinema hakkında çok fazla şey öğrendim ve öğrendikçe daha çok sevdim. İlk yıllarda daha çok popüler sinemayla haşır neşirken ilerleyen yıllarda küçük bağımsız filmler, dünya sinemasından farklı tatlar da beni daha fazla cezbetmeye başladı… Tüm bunlara ek olarak kendimi yazı dilinde gittikçe daha kolay ve daha iyi ifade edebilmek önemli bir kazanım oldu…

Tüm bu saydığım pozitif noktalara karşın 2022 film sezonu sonu itibarıyla izleryazar’da dizi ve film yorumlamayı büyük ölçüde bırakıp bir çeşit “yarı emeklilik” kararı aldım. Zaten bir süredir dizi yorumlarımın kesildiğini, ödül yorumların giderek azaldığını, film yorumların hem azaldığını hem de isteksizleştiğini fark etmişsinizdir. Tüm bunlar aslında aylar önce almış olduğum kararın belirtileriydi ve 2022 film sezonunun bitişiyle birlikte artık kararı tamamen uygulama vakti geldi…

Bu kararı neden aldığıma gelirsek… En temel sebep dizi ve film yorumlamanın benim için gittikçe daha az heyecan yaratan bir hale bürünmesi. Seneler içinde yüzlerce dizi ve film izleyip, yazdıktan sonra ister istemez bir süre sonra hem izleme aşaması hem de yazma aşaması tekrara düşmeye başlıyor. Evet, sadece yazma aşaması değil izleme aşaması da artık beni eskisi kadar heyecanlandırmıyor… Eskiden bir ödül sezonu bitince hevesle diğer sezonu araştırmaya başlayarak sizlerin de çok ilgi gösterdiği “merakla beklediğim filmler” listeleri yayınlıyordum ve gerçekten de buradaki filmlerin çıkışlarını heyecanla bekliyordum. Şimdi ise nadir örnekler dışında bende yüksek heyecan yaratan dizi ve filmlerden söz etmek zor… Tabii izleme aşamasıyla ilgili bu kısmın dönemsel olması pek muhtemel, sinemanın gelecekte de hayatımda önemli yer tutmaya devam edeceğini tahmin ediyorum. Fakat yazma aşamasına harcayacağım enerjiyi hayatın daha farklı alanlarına harcamak şu an için çok daha cazip geliyor…

Peki bundan sonra ne olacak? izleryazar’ı kapatma gibi bir niyetim yok, tam emeklilik dememe sebebim de bu yüzden. Hala hazırlamaktan keyif aldığım izleryazar Film Ödülleri, izleryazar Dizi Ödülleri biraz küçülerek de olsa devam edecek. Sitenin en büyük ilgisini gösterdiğiniz kısımlarından olan Oscar Tahminleri de en azından bir süre daha küçülerek de olsa devam edecek. Artık adaylar açıklanmadan önce sadece ana kategorilerdeki tahminler yer alacak… Film, dizi sezonu yorumlarında ise tek tek ve nispeten uzun yorumların yerini bir veya birkaç ayda bir yayınlayacağım dizi/film günlükleri alacak. Buradaki yorumlar birkaç cümleyi geçmemeye çalışacağım, fikirlerimi en basit ve yüzeysel haliyle açıklayacağım türden olacak. Zaman zaman hiçbir yorum yazmadan sadece puan vereceğim yapımları da görmeniz gayet mümkün olacak. Böylece izlediklerimi puanlama ve izlediklerim hakkında paylaşma isteğimi de minimum eforla, bir iş gibi görmeyerek karşılamış olacağım. Yarından itibaren de bu günlüklerin ilk örneğini geçmişe dönük dizi günlüklerimle görmeye başlayacaksınız…

Dilerim 9 yıllık serüven boyunca izleryazar’ı takip etmekten keyif almışsınızdır ve bundan sonraki süreçte daha kısıtlı olarak sunacaklarımdan da keyif almayı sürdürürsünüz. Sosyal medya devrimiyle 3-5 cümlelik paragrafların çok uzun görülerek okunmadığı günlerde yazdıklarımı okumaya değer gördüğünüz için sonsuz teşekkürler…