Amerika’da eski gücünden uzaklaşmaya başlayan komedi türünün son yıllardaki ender başarılı temsilcilerinden biri şüphesiz Seth Rogen. Öyle ki gişede başarı yakalayan pek çok komedi filminin arkasında yapımcı, senarist veya bizzat oyuncu olarak Seth Rogen ismine rastlamak mümkün. Kanadalı komedyen bu kez, 50/50 filmiyle sükse yapan ve sonrasında kariyerinde düşüşe geçen Jonathan Levine’ın yönetmen koltuğunda oturduğu Long Shot ile yapımcı, başrol olarak karşımıza çıktı. Film, gişede beklentileri karşılayamasa da yılın ilk yarısının ses getiren komedi işlerinden oldu…
Sıra dışı bir romantik komedi olan Long Shot, gazeteci Fred Flarsky (Seth Rogen) ile dış işleri bakanı Charlotte Field’ın (Charlize Theron) çocukluklarından yıllar sonra bir araya gelişlerini konu alıyor. Fred’in çalıştığı gazete, siyasi görüşüyle ters düştüğü bir medya patronuna satılır. Bu esnada Charlotte, sonraki seçimlerde başkanlığa aday olmaya hazırlanmaktadır…
Yüksek tempolu açılışı sayesinde Long Shot, izleyici ilgisini çekmekte zorlanmıyor. Dünyanın en alakasız çifti üzerine kurulu bir romantik komedi gibi gözükse de karakterleri tanıdıkça imkansız gözüken birlikteliğin bir şekilde imkanlı olabileceğine ikna oluyoruz. Filmin aslında siyasi ve medya düzeniyle ilgili hoşnutsuzluklarını dile getirip idealin gerçekleştiği bir evren sunma gibi bir çabası var fakat komedi kısmı ön planda tutularak bu düşüncelere derinlik katılmıyor… Filmin ana sorunu ise ilk yarısındaki yüksek temponun giderek düşüşe geçmesi ve hikayenin ilgi çekiciliğini kaybetmesi. Sürenin haddinden uzun tutulması bu durumun sebeplerinden olmuş.
Seth Rogen, pek çok filminden alışkın olduğumuz üzere burada da eforsuz şekilde kendini oynamış. Karakterinin kendisine benzer niteliklerde olması da işini iyice kolaylaştırmış… Geçtiğimiz yıl Tully ile kariyerinde yeniden yükseliş sinyalleri veren Charlize Theron ise buradaki rolüne çok yakışmış ve güzelliği de büyüleyici hale gelmiş. Kısa süredeki fiziksel değişimi övgüye değer… Charlotte’ın asistanı rolündeki June Diane Raphael filmin rol çalan dikkat çekici performansının sahibi durumunda. Bob Odenkirk’ün canlandırdığı başkan figürünü de pek sevdim. Bir politik dizide başkan rolünü oynadıktan sonra gerçekten başkan seçilen ve sonrasında ise istifa edip film yıldızlığına geçmek isteyen bir başkan fikrini absürt olduğu kadar eğlenceli buldum…
Uzun lafın kısası Long Shot, fena sayılmayacak bir komedi filmi. Eğer süreyi fazla uzatmayıp, konuyu daha iyi noktalara bağlayabilselermiş daha da iyi olabilirmiş. Ancak bu haliyle de gayet izlenebilir bir komedi. İzleyecek daha iyi bir şeyiniz yoksa şans vermek isteyebilirsiniz…
Yorum Yazın