Hulu’nun bugüne dek yaptığı en popüler dizilerden biri olma yolunda emin adımlarla ilerleyen Only Murders in the Building’te ikinci sezon geride kaldı. Ülkemizde Disney+ bünyesinde haftalık olarak izleyiciyle buluşan dizi, bu yılki Emmy ödüllerinde de adından ciddi şekilde söz ettirerek başarısını pekiştirdi. 10 bölümlük ikinci sezonuyla da dizinin bu başarılı gidişatı devam edecek gibi gözüküyor…
New York’ta seçkin kişilere ev sahipliği yapan bir apartmanda gerçekleşen cinayet sonrası bir araya gelen birbirinden alakasız, birbirine yabancı üç apartman sakininin birlikte podcast başlatmalarıyla gelişen olayları ele alan dizi, ilk sezon finaliyle keskin bir dönüş yapmıştı. Fakat yeni sezonun henüz ilk bölümüyle birlikte ilk sezonki formatın hiç bozulmayacağını ve tamamen aynı yolda farklı bir serüven izleyeceğimizi anladık…
İkinci sezonun ilk sezonla benzer bir şekilde ilerlemesi, doğal olarak dizinin tekrara düşüp sıkıcılaşabileceği düşüncesini de beraberinde getirebilir. Fakat Only Murders in the Building’de bu durum yaşanmıyor. Aksine şahsen ikinci sezondan ilkine kıyasla daha fazla keyif aldım. Bunda dizinin ve karakterlerin ne vaat ettiğinin netleşmesi de önemli etken olsa gerek. Olaylardaki detayların eğlenceli şekilde kurgulanması, merak ve komedi unsurlarının başarılı dengesi de dizinin başarısındaki unsurlar arasında…
Tıpkı ilk sezon olduğu gibi yılların eskitemediği ikili Steve Martin ve Martin Short yine dizinin taşıyıcıları durumundalar. İkilinin aralarındaki uyum harika. Selena Gomez ise komik ikilinin yanında daha oturaklı bir dengeleyici olarak işini iyi yapıyor. Tina Fey ve ilk sezonki konuk oyunculuk performansıyla Emmy kazanan Nathan Lane başta olmak üzere pek çok konuk ikinci sezonda da dizide yer almaya devam ederken Cara Delevingne, Amy Schumer, Shirley MacLaine, Michael Rapaport diziye yeni katılan ünlü konuklar arasındaydılar. Lucy rolünde diziye katılan Zoe Margaret Colletti ise bana kalırsa sezonun en çok katkı veren konuklarından biri olmuş…
Agatha Christie tarzı polisiyeyi günümüz komedisiyle başarılı bir şekilde harmanlayan Only Murders in the Building, şu sıralar ekranlarda yer alan en ilgi çekici işlerden biri durumunda. Dizinin ikinci sezonunun ilkinden daha iyi olduğu göz önünde bulundurulursa aynı formatın birkaç sezon daha sürdürülebilmesi olası gözüküyor. Paul Rudd’un da dahil olacağı üçüncü sezonun planlamasının çoktan hazır olması da bunun önemli göstergelerinden…