The Marvelous Mrs. Maisel hem Rachel Brosnahan’ın kariyeri hem de Amazon Prime Video’nun televizyon ödülleriyle olan ilişkisinde çok önemli ve başarılı bir yapım oldu. Bu başarının ardından Rachel Brosnahan ile Amazon Prime Video’nun yolları bu kez yeni Julia Hart filmi “I’m Your Woman” ile kesişti. İlk gösterimini AFI Fest’te yapan filmle ilgili bazı iyi tepkilere karşın ortalama eleştirmen ve düşük izleyici puanları beklentiyi düşürmeye neden olmuştu. Yine de Rachel Brosnahan’ın dizi dışında neler yapabileceğini görmek adına filme şans vermek istedim ve beklediğimden çok daha iyi bir filmle karşılaştım…
70’li yıllar Amerikasındayız. Jean (Rachel Brosnahan) genç bir ev kadını. Ev işlerinde çok yetenekli olduğu söylenemez ama o dönem pek çok ailede olduğu üzere tek önemli görevi ev işleriyle ilgilenmek. Eşi Eddie (Bill Heck) ise hakkında pek bir şey bilmediğimiz gizemli bir karakter. Eddie, bir gün eve bebekle geliyor ve “al bu senin” minvalinde bir yaklaşımla bebeği Jean’e teslim ediyor. Jean de fazla sorgulamadan durumu kabulleniyor. Eddie’nin sadece bizim için değil Jean için de gizemli bir karakter olduğu ikili arasındaki bu tuhaf gözüken sahneden de hissedilebiliyor… Aradan kısa bir süre geçtikten sonra ise Jean, Eddie’nin başının derde girdiğini ve kaçmak zorunda olduğunu öğreniyor. Jean’i ve minik oğlunu tehlikeden uzaklaştırma görevini ise daha önceden hiç tanımadığı Cal (Arinzé Kene) adlı bir adam üstlenecektir…
Suç dünyasına karışan erkeğin gözünden belki yüzlerce, belki binlerce film izlemişizdir. Fakat eşinden dolayı bu dünyanın içine girmek zorunda kalan kadınlar, genelde bu hikayelerde küçük bir unsur olarak yer edinmekle yetinmek durumunda kalıyorlar. I’m Your Woman, sinemada önemli bir yer tutan ve hep tutmaya devam edecek olan suç filmlerine yeni bir soluk getiriyor. Olaya baştan sona kadar masum, şaşkın, neye uğradığını şaşırmış bir kadının gözünden bakıyor ve izleyici için de yeni bir bakış açısı sunuyor…
I’m Your Woman, iyi yönetilmiş, baştan sona sürükleyici ve izleyiciyi sürekli diken üstünde tutan bir film. Yönetmen Julia Hart’ı ilk kez bu filmde izledim ve buradaki başarısına tanıklık ettikten sonra diğer işlerine de şans vermek isterim. Evet, belki temposuyla klasik suç-aksiyon filmi seven kitleyi kolay yakalayabilecek bir film değil. Ancak suç filmlerinde aksiyondan ziyade karakter gelişimlerine önem veriyorsanız filmin sizi de yakalaması yüksek ihtimal…
Filme şans verme sebebim olan Rachel Brosnahan, The Marvelous Mrs. Maisel bittikten sonra da önünde parlak bir kariyerin kendisini beklediğini göstermiş. Filmdeki karakter gelişimini, özellikle karakterin ilk etapta yaşadığı tedirginlikleri çok iyi aktarmış. Filmi baştan sona sürükleyici bulmamdaki payı çok büyüktü. Ona eşlik eden Marsha Stephanie Blake ve Arinzé Kene de gayet iyilerdi. Filmin görüntü yönetimini beğendiğimi, müziklerin ise filmin fark yaratan başarılı unsurlarından olduğunu da belirtmem gerek…
I’m Your Woman, benim için yılın güzel sürprizlerinden bir tanesi oldu. Suç dünyasının zehirli dünyasına yeni bir bakış açısı katan, sürükleyici, gerilimi bol bir suç filmi. Beklentilerinizi doğru ayarlayarak, klasik bir suç-aksiyon filminden ziyade düşük tempolu bir karakter gelişimi filmi olduğunu bilerek izlemenizi öneririm…
I'm Your Woman
