Her yıl sevmeyeceğimi bildiğim ama aldığı övgüleri, puanları görünce izlemek zorundaymışım gibi hissettiğim birkaç gişe filmi çıkıyor. Bu yıl bunlardan ilki Marvel yapımı Deadpool oldu. Yeni sezonun ilk günlerinde vizyona giren film hem gişede yakaladığı başarıyla ses getirdi hem de genel olarak izleyiciden epey olumlu yorumlar aldı. Hatta IMDb’nin ünlü Top 250 listesinde de üst sıralarda yer aldı. Ne yazık ki ben çoğunluğa dahil olamadım ve Deadpool’u sevemedim.
Her ne kadar birkaç ciddi istisnası olsa da süper kahramanlık filmlerini en kötü film türleri arasında üst sıralarda görürüm. Klişe hikaye, sonu ne olacağı belli olan boş aksiyon beni hiç cezbeden şeyler değil. Şimdi son yıllarda da yeni bir moda çıktı, birazcık farklı olan biraz iyi oyunculuk gösteren yapımlar yere göğe sığdırılamıyor. Televizyonda Daredevil ve Jessica Jones buna örnek olarak gösterilebilecekken sinemadaki yansıması ise Deadpool oldu.
Deadpool’u diğer süper kahramanlık filmlerinden birazcık olsun farklı yapan şey yönetmenliğinin ilgi çekici olması, farklı bir kurgusunun olması ve özellikle filmlere atıfta bulunarak mizaha sahip olması. Tabii bir de R-rated yani yetişkinlere yönelik olması… Deadpool’un gerçekten farklı olmak için çabalayan bir yapım olduğunu inkar edemem fakat bu çaba ortaya iyi bir film çıkması için yeterli olmamış.
Filmin başrolünde pek bilinmeyen, doğrusu daha önceden tanımadığım Ryan Reynolds yer almış. Performansı kötü değildi belki ama daha iyisi de olabilirdi. Daha çok dizilerden tanıdığım ve sevdiğim bir oyuncu olan Morena Baccarin benim için filmin olumlu yanlarından biriydi.
Sonuç olarak Deadpool farklı olmaya çabalayan ve bunda kısmen başarılı olan ama genel anlamda zayıf bir Marvel işi. Tabii zayıf dediğime bakmayın Marvel ortalamasına bakılacak olursa ortalama üstü olarak bile görülebilir…
Yorum Yazın