Bu yılki Cannes Film Festivalinin ses getiren filmlerinden bir tanesi de Senegal asıllı Fransız kadın yönetmen Mati Diop’un ilk uzun metraj filmi olma özelliği taşıyan ve festivalde Jüri Özel Ödülüne layık görülen Atlantics oldu. Senegal’in Oscar aday adayı olan film, Netflix tarafından satın alındı ve geçtiğimiz günlerde ülkemizde de yayına girdi…

Senegal’in başkenti, Afrika’nın önemli merkezlerinden biri olan Dakar’dayız. Süleyman (Traore) şehirde yapılan görkemli bir gökdelen inşaatında çalışan bir işçidir. Tıpkı birlikte çalıştığı diğer işçiler gibi aylardır maaş alamamaktadır. Bu duruma bir son vermek için okyanus ötesine geçerek farklı iş arayışlarına atılır… Öte yandan Süleyman’ın kız arkadaşı Ada (Mame Bineta Sane) varlıklı, fakat sevmediği bir erkekle evlendirilmek istenmektedir…

Atlantics, çok şey olmaya çalışıp hiçbir şey olamamış çok kötü bir film. Yönetmen Mati Diop, “yavaş çekeyim de sanatsal gibi gözüksün” akımını benimsemiş. Bununla tek başına bir sorunum yok ama zayıf senaryolarda, gereksiz kullanımlarını görünce katlanmakta zorlanıyorum. Film, toplumsal sınıf ayrılıklarını ele alacak gibi başlıyor. Daha sonra Afrika toplumlarındaki sosyal yaşam bozukluklarıyla ilgilenecek gibi oluyor. En sonunda da hepsini boşverip doğaüstü şeylere sarıyor… Belki doğaüstü kısmına hiç girmese yine benim için vasat altı, isteyip de başaramamış bir film falan olabilirdi ama son kısım felaketti. Gerçekçiliği o kadar ön plana tutmaya çalıştıktan sonra fantastikliğe bağlayan bir filmi sevebilmem sanırım çok zor. Yakın tarihli A Ghost Story‘nin az çok benzeri olarak nitelendirilebilecek bir film olan Atlantics’ten ben nefret ettim, eğer A Ghost Story ya da benzer tarzdaki aykırı hikayeleri seven biriyseniz çok sevebilirsiniz de. Fakat sıradan izleyicinin büyük kısmının nefret edeceği tarzda bir film olduğunu bilmenizde fayda var…

Atlantics

1.5

Puan

1.5/10