Hızlı internetin yaygınlaşmasıyla birlikte önceleri hayatımızda önemli yer kaplayan televizyonlardan giderek uzaklaşır hale geldik. Amerika’da bu işin farkına varan Netflix, internet televizyonculuğu sektörünün öncülüğünü yapmayı başardı. Türkiye’de ise bu konuda uzun bir süre boyunca atak göremedik. Hal böyle olunca genç ve eğitimli kesim kolayca erişebildiği yabancı dizilere yöneldi. Televizyonlardaki yerli diziler ise süresi aşırı uzun ve yabancı dizilere alışan kitleyi tatmin etmekten uzak bir hale geldi. Artık yerli dizilere dair umutlarımız tamamen bitmek üzereyken Türkiye’de internet televizyonculuğunun ilk temsilcisi olmaya soyunan BluTV yeni bir umut ışığı oldu…
Türkiye’de küçük çaplı internet dizisi denemeleri daha önce de yapılmış olsa da ciddi bütçeyle, önemli oyuncularla çekilen ilk internet dizisi olma özelliğine sahip olan Masum, güçlü kadrosuyla direkt beni kendisine çekmeyi başardı. Haluk Bilginer, Okan Yalabık, Ali Atay, Serkan Keskin, Tülin Özen gibi oyuncuları bir araya getiren dizinin asıl ilgi çekici yanı ise 50 dakikalık 8 bölümden oluşuyor olmasıydı. Evet süreleri 120-130 dakikaları bulan, sezonluk 40-50 bölümlük olan ve bu özelliğiyle dünyada eşi benzeri bulunmayan dizilerden sonra bu müthiş bir gelişme…
Net bir ana karakteri olmayan Masum’da olaylar daha çok emekli komiser Cevdet’in çevresinde gelişiyor. Küçük bir kasabada huzurlu bir emeklilik sürmek niyetinde olan Cevdet’in iki oğlu başlarını belaya sokmaktan çekinmez. Cevdet’in yetiştirmiş olduğu polis memuru Yusuf’un kasabaya gelişiyle birlikte de işler karışmaya başlar. Yusuf’un şüpheli bir ölümü araştırmaya başlamasıyla birlikte biz de Cevdet’in ailesinde yaşanan gizemli olayları anlamaya çalışıyoruz…
Masum, gerek oyunculuk gerek yönetmenlik gerekse çok katmanlı senaryosuyla dünya standartlarında hatta standartların üzerinde bir yapım. İlk bölümden kolayca kendine bağlayan dizi merak unsurunu son bölüme kadar canlı tutmayı başararak sürükleyici bir şekilde devam ediyor. Dizinin süresinin ve bölüm sayısının kısıtlı olması da dizinin gereksiz sahnelerle dolmasının önüne geçiyor. Her anı dolu dolu geçen bir diziden bahsediyoruz ama buna karşın tamamen kusursuz bir dizi de değil Masum. Dizinin senaryosu her ne kadar son derece sürükleyici olsa da olayların bağlandığı nokta yeterince tatmin etmiyor ve yer yer bazı kısımlar mantığa tam oturmuyor. Yine de Amerikalıların bile üst düzey yapım çıkarmakta zorlandığı bu dönemde Masum bulunmaz bir nimet adeta…
Diziyi izlemeyi keyifli kılan en önemli faktörlerden biri şüphesiz üst düzey oyunculuk performansları. En sevdiğim yerli oyuncuların başında gelen Haluk Bilginer, yine her repliğinin değerini katlamayı başarıyor. Keşke ona yakışacak kalitede daha fazla film, dizi çıkarabilsek… Kadronun bir diğer parlayan ismi ise Okan Yalabık. Cevdet’in akli dengesiyle ilgili gelgitler yaşayan oğlunu canlandıran Yalabık, rolünün hakkını sonuna kadar veriyor. İlk bölümlerde geri planda gibi gözüken Tülin Özen ise son bölümlere doğru parlayarak dizinin en akılda kalıcı performanslarından birine imzasını atıyor. Nur Sürer, Serkan Keskin, Bartu Küçükçağlayan ve Ali Atay da kadronun diğer önemli yıldızları arasında…
Masum, desteklenmesi gereken bir proje. Sadece son yıllardaki en iyi yerli dizi değil aynı zamanda dünya çapındaki diziler arasında da gerçekten iyi bir konumda yer alabilecek düzeyde bir dizi. Umarım bu tip kaliteli yerli işlerin devamı gelebilir…
Masum 1. Sezon
Yorum Yazın