Parks and Recreation, 30 Rock, Master of None, The Good Place gibi hatırı sayılır dizilerde yapımcılık yapan Matt Hubbard ve Alan Yang ikilisi güçlerini Amazon Prime’ın yeni dizisi Forever için birleştirdi. Amerika’nın ünlü komedyenlerinden Fred Armisen ve Maya Rudolph da bu ekibe başrol oyuncuları olarak katılınca Forever sezonun beklenti yaratan komedilerinden birine dönüştü. Sonuç olarak da karşımıza sezonun izlemeye değer, oldukça özgün işlerinden biri var…
June (Maya Rudolph) ve Oscar (Fred Armisen) birbirlerini seven, mutlu bir beraberlikleri olan ve birbiriyle son derece uyumlu bir çifttir. Bir gün hayatlarına renk katmak amacıyla gitmeye karar verdikleri kayak tatili hayatlarını sonsuza kadar, ummadıkları şekilde değiştirir ve bu tatil beklenmedik olaylar serisinin başlangıcı olur…
Evlilik üzerine, rutine girmiş hayatlar üzerine, aslında hayatın kendisi üzerine düşündüren bir yapım Forever. Türünün komedi olarak geçmesi aldatıcı olmasın, dramatik tarafı bana göre daha yoğun olan bir yapım ama tabii komik durumlar da mevcut dizinin içerisinde. Dizinin en büyük başarısı tahmin edilemezliği. İlk bölümden itibaren dizi, sürekli gidişatıyla izleyiciyi ters köşe yapmayı başarıyor. İzleyici tam diziyi çözdüğünü zannederken yeni sürprizler, yeni bilinmezliklere kapı açıyor…
Yazının başında bahsettiğim dizinin yaratıcılarından Alan Yang’ın kendisini en çok hissettirdiği yapım Master of None’dı ve hatta orada konuk oyuncu olarak da yer almıştı pek çok bölümde. Forever’da da aslında Master of None ile benzer bir yapı mevcut. Master of None sevenlere Forever rahatlıkla önerebilirim ama Forever konusundaki zenginlik nedeniyle Master of None’a göre çok daha farklı yerlere açılabilme potansiyelini içerisinde barındıran bir yapım. The Good Place ile de dizinin ters köşe yapma hususu dahil bazı konularda benzeştiğini söylemek mümkün. Tabii Forever’ın ona göre çok daha karanlık, karamsar bir yapım olduğunu belirtmek gerek…
Dizinin başrollerinde yer alan Fred Armisen ve Maya Rudolph’un performansları, birbirleriyle uyumları harika. Daha çok skeç performanslarıyla Amerika’da ünlü olan Fred Armisen, ilginç bir karakter oyuncusu aynı zamanda. Kendisini burada da izlemekten oldukça keyif aldım. İki Oscar adaylığı bulunan tecrübeli oyuncu Catherine Keener da diziye sezon ortasından itibaren ciddi katkı sunuyor… Bu üç oyuncu dışında ise aslında dizide pek fazla kişiyi de görmüyoruz zaten. Sezonun en aykırı bölümü olan ve adeta farklı bir dizinin bölümü gibi olan “Andre and Sarah” haricinde ki o bölüm muhtemelen gelecek sezon Emmy ve diğer ödüllerde adından söz ettirecek alacağı adaylıklarla…
Sezonun en özgün, çarpıcı dizilerinden biri olan Forever buna karşın herkese hitap eden bir yapım değil. 25 dakikalık 8 bölümden oluşmasına karşın ağır temposu bunda temel sebep. Yine de son derece ilginç bir şeyler izlemek için biraz ağır tempoya razıyım diyen herkese Forever’a mutlaka şans vermesini tavsiye ederim. Fakat şunu bilmenizde fayda var. Dizi gerçek anlamda üçüncü bölümüyle başlıyor. Eğer üçüncü bölüme kadar izlemezseniz “Forever izledim” demeyin! Sabretmenize değeceğine inanıyorum. Dizinin ikinci sezonu için Amazon Prime’dan henüz bir açıklama gelmese de yapım ekibinin kendi kararı olmaması halinde ben devam edeceğini tahmin ediyorum ve konunun daha bizi ne kadar şaşırtabileceğini merak içinde bekliyorum…
Forever 1. Sezon
Yorum Yazın