70’li yıllarda fırtınalar estiren İsveçli pop grubu Abba’nın şarkılarından uyarlanan ve ilk olarak 1999’da Londra’da sahnelenen Mamma Mia müzikali kısa sürede tüm dünyada popüler oldu ve bugün hala müzikal denince akla ilk gelen yapımlardan biri durumunda. 2008 yılında beyazperdeye taşınan Mamma Mia, eleştirel anlamda beklediğini bulamasa da hem gişede oldukça önemli bir başarı yakaladı hem de zamanla ciddi bir hayran kitlesi edindi. Buna karşın Mamma Mia’ya bir devam filminin gelmesi kimsenin aklında yoktu. Birkaç yıl önce sürpriz bir şekilde duyurulan yeni film merak uyandırsa da riskli bir iş olduğu da aşikardı. Mamma Mia! Here We Go Again, endişeleri boşa çıkardı ve ilk filmden daha iyi eleştiriler alarak Mamma Mia hayranlarının beklediğini veren bir iş oldu…
2008 yapımı ilk film, Sophie’nin (Amanda Seyfried) düğünü öncesinde babasını bulma çabalarını ve birbirinden eğlenceli üç baba adayıyla tanışmasını konu alıyordu. Yeni filmde ise ilk filmde ipuçlarını duyduğumuz anne Donna’nın hayatının en çılgın kesimine yolculuk yapıyoruz. İlk filmde Meryl Streep’in canlandırdığı Donna’nın gençliğine bu filmde Lily James hayat veriyor. Günümüz ile geçmiş arasında karmaşık bir kurguda ilerleyen filmde bize tabii ki yine bolca Abba şarkıları eşlik ediyor…
Here We Go Again, tamamen ilk filmin izinden giden bir film. İlk filmde ne iyiyse bu filmde de iyi. İlk filmde ne eksikse bu filmde de eksik. Abba şarkıları ve müzikal performanslar yine çok keyifli. İlk filmde kullanılan şarkıların bir kısmı ikinci filmde de kullanılmış. Bununla beraber ilk filmde kullanılmayan bazı yeni şarkılar da mevcut. İlk filmin bana kalırsa en büyük sıkıntısı senaryosunun yeterince iyi olmayışı ve film-şarkı uyumunun tam sağlanamayışıydı. Evet, performanslar ayrı ayrı bakarsak çok iyi ama bütün olarak bakınca ortaya çok iyi bir film çıktığını söylemek kolay değil. Bu filmde aslında senaryo ilk filme oranla biraz daha iyi, daha zengin olsa da tam anlamıyla film olamamışlık hissi bu filmde de mevcut.
Cinderella ve sonrasında Baby Driver’daki küçük ama etkili rolüyle yıldızı parlayan Lily James, Donna’nın gençliği için şahane bir tercih olmuş. Lily James, gerçekten ekrana yakışan bir oyuncu ve hem görüntü itibariyle hem de enerjisiyle Donna’nın gençliğine yakışır bir seçim olmuş. Son yıllarda iyi roller bulmakta zorlanan Amanda Seyfried de yine seyir zevki yüksek bir performans sunmuş. Filmin pek çok kişide yarattığı büyük hayal kırıklığı ise Meryl Streep’in filmde çok az süre alması ve sadece 1-2 sahnede gözükmesi oldu. Filmi izlemeden önce bu durumdan haberdar olduğumdan ve genç Donna’yı izlemekten keyif aldığımdan ben pek umursamadım ama Meryl Streep’in tanıtım sürecinde başrollerden biri gibi lanse edilmesini pek hoş bulmadığımı belirtmem gerek.
Uzun lafın kısası müzikal hayranı olsam da ilk Mamma Mia’ya bayılmayan biri olarak yeni filme de bayılmadım ama tıpkı ilki gibi genel olarak sevdim. Sadece Abba şarkılarının performansları için bile izlenir mi? İzlenir. Özellikle ilk filmi sevenler bunu da kaçırmasın derim.
Yorum Yazın