Fallen Leaves (2023)
Avrupa sinemasında 2023’ün en çok övgü alan filmlerinden biri Finlandiyalı ünlü yönetmen Aki Kaurismaki imzalı Fallen Leaves idi. Mubi’de gösterime girmesi sonrası çok geçmeden şans verdiğim film, ne yazık ki beklentilerimin altında ezildi… Helsinki’de geçen hikayede işçi sınıfının yaşamını güçlükle sürdüren iki mensubunun birbirleriyle kurduğu duygusal bağ ele alınıyor. Filmin günümüzde geçmesine karşın hem teknik hem prodüksiyon açısından geçmişten kopup gelmişçesine davranması ilginç bir tercih olmuş. Fakat sevdiğim bazı sahnelerine karşın filmin genelindeki hissettirmeye çalıştığı duyguyu pek hissettiğimi söyleyemem. Kısa süresine rağmen yer yer çok sıkıldığımı söyleyebilirim…
The Promised Land (2023)
Geride bıraktığımız yıl içerisinde İskandivanya’dan çıkan bir diğer önemli film ise The Promised Land (ya da yaygın bilinen orijinal ismiyle Bastarden) oldu. Danimarkalı yönetmen Nikolaj Arcel imzalı filmde, Mads Mikkelsen’in canlandırdığı ana karakterimizin 1700’lü yıllardaki bir çiftlik hayalini gerçekleştirmeye çalışmasını ve yoluna taş koyma konusunda hevesli soylularla mücadelesini izliyoruz. Doğrusu The Promised Land’i de çok bayılarak izlediğimi söyleyemem. Filmin konusu sıradan, kötü karakterleri fazla klişe. Filmi ilgi çekici kılan ise Mads Mikkelsen’in alışılageldik güçlü performansıyla oynadığı karaktere kattığı karizma ve sevilebilirlik… Muhtemelen ünlü oyuncu olmasa kimsenin yüzüne bakmayacağı bir film olurdu.
Next Goal Wins (2023)
Taika Waititi’nin uzun süredir sürekli ertelenen komedisi Next Goal Wins, nihayet karşımıza çıkabildi. Fakat ne yazık ki çok kez ertelenmesinden şüphelendiğimiz üzere filmin ilk yorumları hiç de iyi gelmedi. Yine de futbol komedisinin cazibesi filme şans vermeme yetti… Minik bir ülke olan Amerikan Samoası takımının dünya kupası elemeleri tarihinin en ağır yenilgisini alması (31-0) sonrasında toparlanma sürecini konu alan film, bunu Waititi’nin alışılageldik mizahıyla yapıyor. Doğrusu filmdeki mizahın beni pek hoşnut ettiğini söyleyemem. Yakın zamanda Ted Lasso gibi bu türde çok iyi bir yapım izlememiz de beklentileri yükseltmiş olabilir. Filmin tek büyük artısı ise gücünü gerçek hikayeden alıyor olması. Filmde anlatılan olaylar gerçekten ilgi çekici ama elbette bu filmi tek başına iyi yapmaya yetmiyor…
