Amerikan bağımsız sinemasının son dönemde çıkarmış olduğu önemli genç yönetmenlerden biri olan Jeff Nichols, bu yıl epey adından söz ettirdi. Önce yılın ilk yarısında ben dahil pek çok kişinin beklentilerini boşa çıkaran Midnight Special ile hayal kırıklığı yarattı. Sonrasında ise Loving ile Oscar muhabbetlerinin içine dahil olmayı başardı. Genel olarak sessiz, sade ve küçük hikayeler peşinde koşan Jeff Nichols, bu kez bir ilke imza atarak ilk kez Oscar’a oynayacak türden bir filme imza attı. Tabii bunu yaparken de kendine has üslubundan ödün vermedi…
Loving, konusunu 1960’ların Amerikasında geçen gerçek bir hikayeden alıyor. Beyaz bir inşaat işçisi olan Richard Loving, siyahi bir kadın olan Milfred ile Washington’da evleniyorlar. Fakat ırklar arası evliliğin yasak olduğu Virginia’da yaşadıkları için tutuklanıyorlar… Adına ve afişine aldanarak Loving’in romantik bir film, aşk filmi falan olduğunu düşünebilirsiniz ama aslına bakıldığında Loving her şeyden önce bir hukuk mücadelesinin filmi…
Jeff Nichols’ın filmlerinin en temel özelliği bana kalırsa sakin, dingin filmler olması. Yönetmen hikayelerini anlatırken fazla gürültüden, gösterişten olabildiğince uzak durmaya çalışıyor. Bu durumun Loving ile de devam ettiğini söylemek mümkün. Aslında konu itibariyle acıtasyona çok uygun olsa da Loving bunu tercih etmeyerek çok büyük laflar etmeden de siyahilerin o dönem çektiği ızdırabın anlatabileceğini kanıtlıyor.
Filmin başrollerinde yer alan Joel Edgerton ve Ruth Negga’nın Oscar adaylığı olasıklarından bahsedilen performanslarının filmin artılarından olduğunu söyleyebiliriz. Joel Edgerton oynadığı karakter itibariyle gösterişli diyebileceğimiz bir performansa imza atmış. Bana kalırsa Akademi’nin sevebileceği tarzda ve aday etmek isteyeceği bir performans. Yalnız karakterin pek sevilebilir olmaması dezavantaj olabilir. Ruth Negga ise rol arkadaşının aksine daha gösterişten uzak, sade bir performans göstermiş ama karakterinin sevilebilir bir karakter oluşu kendisinin avantajı olmuş. Onun da adaylık şansı azımsanamayacak derecede yüksek gözüküyor. Bu arada Jeff Nichols’ın vazgeçemediği çalışma arkadaşı Michael Shannon, bu filmde de kendisini yalnız bırakmamış ve küçük bir rolle kadroda yer almış.
Uzun lafın kısası Loving iyi çekilmiş, iyi oynanmış, 1960’lı yıllardaki siyahilere karşı hukuksuzluğun beyazları da nasıl etkilediğini bir kez daha gözler önüne seren eli yüzü düzgün bir film. Fakat çok yeni bir şey söyleyen ya da seyir zevki açısından çok bir şey vaat eden bir film de değil…
Yorum Yazın