Sinema dünyasına çok sayıda önemli film kazandıran Stephen King’in en ünlü romanlarından biri olan It, uzun süredir merakla beklenen sinema uyarlamasıyla yılın en çok dikkat çeken filmlerinden birine dönüştü. Bir nesle palyaço korkusu aşılayan It, hem eleştirel anlamda beğenildi hem de izleyiciden tam not aldı. Film, şimdiden tüm zamanların en çok izlenen korku filmi, Amerika’da en iyi Eylül gişesi açılışı gibi rekorları eline almayı başardı…

Çok sayıda çocuğun gizemli şekilde ortadan kaybolduğu Derry kentinde bir grup çocuk bu durumun peşine düşer. Çünkü sadece çocuklar tarafından fark edilen ve çocukları hedef alan palyaço kılığındaki iblis Pennywise’ın sıradaki hedefi onlar olabilirler…

80’li yıllarda geçen hikayede fazlasıyla Stranger Things esintileri görebilmek mümkün. Tabii bunu filmin Stranger Things sonrası doğan ortamdan yararlanmak istediği şeklinde yorumlamak mümkün değil. Aksine Stranger Things, It etkisinde gelişmiş ve hatta dizinin yapımcıları Duffer Kardeşler diziden önce It’i yönetmeleri üzere değerlendirilmişler…

It, şüphesiz korku türünün en iyi örneklerinden biri olmuş. Bundaki temel etken de korku sahneleri dışındaki sahnelerin çok iyi çekilmesi olmuş. Film, müthiş çekilen ilk sahnesinden itibaren izleyiciyi içine almayı başarıyor ve mantıksız gözüken hikayesine bir nebze olsun inandırmayı başarıp kendi içerisinde tutarlı bir hikaye sunuyor. Ayrıca başta banyo sahnesi olmak üzere gerçekten başarılı ve akıllarda yer edici korku sahneleri de filmde mevcut. Yönetmen Andy Muschietti bu anlamda kesinlikle takdiri hak ediyor. Fakat filmin tamamen sorunsuz olduğunu söylemek de fazla iyimser olur. Öncelikle filmdeki görsel efektler kesinlikle çok başarısız ve abartılıydı. Gereksiz yere dikkat dağıtan efekt kullanımı biraz daha efektif kullanılabilse filmin etkileyiciliği çok daha artabilirmiş. Tabii karakterlerimizin taktik maktik yok diyerek plansız bir şekilde iblisi bulmaya çalışmaları da hikayenin ciddi bir zayıflığıydı bana göre. Korku filmi klişelerinin de çok fazla filmde yer alması olumsuz olarak görülebilir ama bu klişeleri yaratan adam olan Stephen King’in filmine bu anlamda yüklenmek haksızlık olabilir.

Filmin cast seçimi son derece başarılı olmuş. Bill Skarsgard, Pennywise rolünde harika iş çıkarmış. Karakterin psikopatlığını çok iyi iş çıkararak bugüne kadar en çarpıcı performansını ortaya koymuş. Bununla beraber filmin çocuk oyuncu kadrosu da yapmaları gerekeni yapmışlar. Özellikle başroldeki Jaeden Lieberher adını sıkça duymaya devam edeceğimiz bir oyuncu olma yolunda ilerliyor. Sanki Amy Adams’ı küçültmüşler de filme monte etmişler gibi gözüken Sophia Lillis iyi bir keşif olmuş. Bakalım ilk ne zaman bir yapımda Amy Adams’la anne kızı oynayacaklar?

Özetle It, korku türünün klişelerini barındırsa da türünün en başarılı örneklerinden biri. Get Out’u da işin içine katacak olursak 2017’nin korku filmleri açısından mükemmel bir yıl olduğunu söyleyebiliriz. Birlikten doğan kuvveti farklı bir yolla anlatmayı tercih eden film, son derece ilgi çekici korku figürüyle kendisini gerilimle izlettirmeyi başarıyor. Korku filmlerini seven biriyseniz zaten kaçırmayacaksınızdır ama benim gibi korku filmlerine mesafeli biriyseniz de şans vermenizi öneririm…

It

7.5

Puan

7.5/10

4 Responses

  1. Tugay

    Çok zayıf ve başarısız bir inceleme olmuş. Film evreni içeriği kitabı ve yazarı hakkında pek bilgiye sahip olmadığınız kanaatindeyim. Keşke biraz araştırma zahmetine girseydiniz.

    Yanıtla
    • izleryazar

      Yorumunuz için teşekkürler. Film eleştirmeni değilim, detaylı film incelemeleri yapmak gibi bir amacım yok. Film izlemeyi seven, izledikleri hakkında izleyici gözüyle bir şeyler yazmayı seven sade bir izleyiciyim. Her film hakkında küçük de olsa araştırma yaparım ancak her film için kapsamlı araştırma yapıp, kitaplar okuyacak kadar ne vaktim ne de motivasyonum mevcut.

      Yanıtla

Yorum Yazın

Email adresiniz yayınlanmayacak.